EĞİTİM

AES’ten 24 Kasımda 24 Talep

Hüseyin Akgümüş ; Her 24 Kasım geldiğinde öğretmenler, hamaset kokan sözler yerine anlaşılmayı, sırtı sıvazlanmak yerine sorunlarına çözüm bulunmasını istiyor.

Abone Ol

Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonuna bağlı Anadolu Eğitim Sendikası Niğde Temsilciliği  24 Kasım Öğretmenler Günü yaklaşırken, Eğitim camiasının 24 talebini iletti.

Niğde Cumhuriyet Meydanında Anadolu Eğitim Sendikası Niğde Temsilciliği üyelerinin katılımı ile basın açıklaması yapıldı.

AES Niğde İl Temsilcisi Hüseyin Akgümüş yaptığı basın açıklamasında; “Bir 24 Kasım Öğretmenler Günü daha geldi çattı. Geldiğimiz son aşamada bir milletin temel direği olan eğitim ve eğitimin temel direği olan öğretmenlerimiz üzülerek görüyoruz ki sorunlarla boğuşmaktadır. Her bakana göre değişen milli eğitim programları, eğitimcilerin karşılaştıkları gerek maddi gerek özlük haklarındaki sıkıntılar, milli eğitim bütçesinin ihtiyaçları karşılamaktan uzak oluşu eğitimimizin ayağına bağlanmış engeller olarak durmaktadır.

ÖĞRETMENLER EN DÜŞÜK MAAŞ ALAN MEMURLAR STATÜSÜNDE

Her koşulda ülkesine milletine hizmet etmeyi büyük bir onur sayan ve ülkenin geleceğinde sorumluluk sahibi olan öğretmenlerimizin bugün en düşük maaş alan memurlar statüsünde olması, öğretmene verilen değeri göstermektedir.

Her 24 Kasım geldiğinde öğretmenler, hamaset kokan sözler yerine anlaşılmayı, sırtı sıvazlanmak yerine sorunlarına çözüm bulunmasını istiyor. Huzurlu olmayan, geleceği hakkında endişe duyan, öğretmenlerin olduğu bir eğitim sistemi, boşa kürek çekmekle eşdeğerdir. Ülkenin ve yeni neslin geleceği için ömür harcayan öğretmenlerimiz tükenmişlik duygusu yaşamaktadır.

HER ÖĞRETMENLER GÜNÜNDE SIRTI SIVAZLANIR AMA…

Sendikamızın 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla yaptığı anket sonuçları göstermiştir ki öğretmenlerimiz kredi kartı borcu altında yaşamaya çalışmaktadır. Maaşları yetmediği için giyimden, gıdadan, sosyal ve kültürel faaliyetlerden fedakârlık etmek zorunda kalmaktadırlar. Maddi manevi olarak yaşadıkları şartlardan dolayı motivasyonları her geçen gün düşmektedir.

Öğretmenler atamada ve yer değiştirmede yaşadıkları sıkıntıya, şiddete ve mobbinge maruz kalmaya, öğretmenler odasında statü ayrımcılığına ve daha birçok konuya çözüm bekliyorlar. Yeni Öğretmenlik Meslek Kanunun yeterli olmadığını söylüyorlar.

NİĞDE MEYDANINDAN MİLLİ EĞİTİM BAKANINA SESLENİYORUZ

Bu meydandan Sayın Milli Eğitim Bakanına seslenmek istiyoruz.

Öğretmenlerimiz gerek ekonomik gerekse özlük hakları bakımından birçok mesele ile eğitim öğretime devam etmekte.  Bu 24 Kasım Günü 24 talebimize kulak verin.

1)    Öğretmenler arasında ücretli, piktesli, sözleşmeli, kadrolu, uzman, başöğretmen ayrımına son verilmeli.

2)    En son yapılan mülakatla atamada yaşanan adaletsizliklerin önüne geçmek için acil olarak 20 bin öğretmen ataması daha yapılmalı. Engelli öğretmenlerin ataması kontenjana takılmamalı.

3)    Mülakat her türlü atama ve görevde yükselmede kaldırılmalı, ehliyet ve liyakat esas alınmalı.

4)    Öğretmenlik Meslek Kanunu yeniden ele alınmalı. Öğretmen yetiştirmeye, atamaya, görevde yükselmeye, hak ve sorumluluklara, öğretmene şiddete değinen geniş çaplı çalışma yapılmalı.

5)    Gerek il içi gerek il dışından öğretmenlerimizin aileleri ile buluşturulması için il-ilçe emri verilmeli.

6)    Geçim sıkıntısı ile boğuşan, evinin ihtiyaçlarını karşılayamayan öğretmen kalmamalı. Her öğretmenin ücreti yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı.

7)    Geçmiş kayıpları da dikkate alarak öğretim yılına hazırlık ödeneği bir maaş tutarında tüm eğitim çalışanlarına verilmeli.

8)    Öğretmenlere dört yıla bir yıpranma payı verilmeli.

9)    Öğretmenlerimiz arasındaki ayrım ortadan kaldırmalı ve bütün öğretmenlerimizin aylık karşılığı ders görevi 15 saat olacak şekilde düzenleme yapmalı.

10)          24 Kasım Öğretmenler Günü’nde 1 maaş ikramiye verilmeli.

11)          Pansiyonlu okullarda nöbet tutan öğretmenlerin nöbet ücretleri arttırılmalı. Nöbet sonrası çalışma saatlerinde düzenleme yapılmalı.

12)          Ek ders ücretlerinin saati %100 arttırılmalı.

13)          Devlet Memurları Kanunu’nda bulunan karşılıklı olarak yer değiştirme hakkından öğretmenler yararlandırmalı.

14)          Vergi dilimi adaletsizliği son bulmalı, ek ders ve sınav görevleri gibi ek ücretler vergi dışı bırakılmalı.

15)          Toplu taşıma öğretmenler ve eğitim çalışanları için ücretsiz olmalı. Toplu taşıma bulunmayan yerler için aylık yol yardımı verilmeli.

16)          Yer değiştirme plansızlığının faturası norm fazlası öğretmenlere çıkarılmamalı.

17)          Boş derslere giren her öğretmene ek ders ücreti verilmeli.

18)          Öğretmenler tuttuğu her nöbet için 5 saat ek ders almalı, bu ücretler tutulan her nöbet için verilmeli.

19)          Öğretmenin elektronik ürünlere ulaşımı kolaylaştırılmalı. Okul için olmazsa olmazlardan olan tablet-bilgisayar-yazıcı gibi ürünlerden KDV ÖTV gibi vergilerin alınmaması sağlanmalı.

20)          Ek ders ödemelerinde haftalık değil günlük girilen dersler esas alınmalı, raporlu veya gelinmeyen günlerde sadece o günün ek dersi kesilmeli.

21)          Okul öncesi eğitim öğretmenlerinin sorunları duyulmalı, yardımcı personel ihtiyacı giderilmeli.

22)          İYEP ücretleri de DYK ücretleri gibi artırımlı ödenmeli.

23)          İl içi sıra tayinleri tekrar çalıştırılmalı.

24)          Öğretmenlere çalışma güçlüğü bölgelerine göre tazminat verilmeli.

ÖĞRETMENE VERİLEN DEĞER ÜLKENİN GELECEĞİNE VERİLEN DEĞERDİR

Bütün bu sorunlar ve daha niceleri çözüm beklerken Öğretmenler Günü’nde sizin hakkınız ödenmez deyip onları dertleri ile baş başa bırakmak onların emeğini küçümsemektir. Öğretmenler övülmeyi hak ettikleri kadar haklarının verilmesini de özverili çalışmalarıyla hak etmektedir. Unutulmamalıdır ki öğretmen bir milletin geleceğini şekillendiren bir konumdadır.

Öğretmene verilen değer ülkenin geleceğine verilen değerdir. Öğretmenlerimiz ellerindeki tebeşiri sınıflarında ders anlatırken kullanırlar. Bugün de burada tebeşirlerini bu öğretmen meydanına atarak yaşadıkları sorunlara tepki veriyorlar. (Tebeşirler atılır.)

Öğretmenin işi ders anlatmaktır. Ders vermektir. Bu tebeşirleri öğretmenler emekleri yok sayıldığı ve seslerine kulak verilmediği için meydana atıyor. Sorunları görmezden gelindiği için meydana atıyor. İşte bunun için hem sözlü olarak dile getirdiğimiz hem tahtaya yazdığımız sorunlarımız görülsün. Öğretmenlik mesleği hak ettiği değere kavuşsun.

Buradan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Millet Mektepleri Başöğretmenlik unvanını kabul ettiği gün olan Öğretmenler Gününde bütün öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyorum. Şehit olan ve ebediyete intikal eden öğretmenlerimizi rahmetle yâd ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.