Düne baktığınızda ne hatırlıyorsunuz? Ya da şöyle sormak gerekli belki de, yarın ne olabileceği hakkında eskisi gibi tahminler yapabiliyor, plan yapıp, yarın için söz verebiliyor musunuz?
Ben artık yapamıyorum, burada şu aklınıza gelebilir ‘’Arkadaş hepimiz İslam Dairesinde Müslümanlarız ve yarın ne olacağını gayb’ı yani geleceği bir Allah bilir’’ evet yine öyledir fakat benim bahsettiğim, yarın ölecek gibi ahiret için, hiç ölmeyecek gibi dünya için çalışmak’ bağlamındaki yarın planlarımızdır.
Eskiden olsa bırakın yarını ‘ Kısmetse veya İnşallah bir mani çıkmazsa cumartesi orada olurum ‘ veya ‘gelecek ay ücretinizi yatırırım’ şeklinde cümleler kurabiliyordum evet ‘’dum.’’
Neler mi oldu? Neden mi böyle düşünüyorum?
Pakistan-İran-İsrail ‘in son günlerdeki uluslar arası hareketliliği elbette sizlerinde dikkatini çekmiştir.
Amerika Afganistan’a ek asker gönderiyor ardından, İsrail ile girişilen söz düellosu sonucu alçak koltuk krizi ile yükselen tansiyonun yine aynı hızla ‘Sönüvermesi’ ,İMF’ den gelecek 25 Milyar dolar neyin nesi?
İsrail ne kadar da hızlı bir özür diledi. Arap ülkelerine lidelik hevesinde olan Türk Siyasi İradesi için gaz mı veriliyor acaba Pasifik ötesindeki Virginia Langley’deki CİA üssünde midir?
Amerika’da nerdeyse kurulduğu günden beri bir güvenlik teşkilatı vardır CİA ve FBİ haricinde NSA açılımı Ulusla Güvenlik Teşkilatı ‘dır ve tüm haber bültenlerimizde izlediğimiz ve nerdeyse canlı canlı izlediğimiz Kirazlıdere’deki Kozmik Odanın içerisinde olduğu Özel Harp Dairesi ne benzer hatta birebir benzer bir yapılanmaya sahiptir.bu NSA bırakın herhangi bir şekilde arama yapılmasını özel izniniz yoksa caddesine bile giremezsiniz hatta Amerikan Başkanı bile bir çok odaya GİREMEZ .
Genelkurmay Başkanımın APS (Asimetrik Psikolojik Harekât) şeklinde ifadeleri, gözlem ve gözaltına alınan bir çok subayın serbest kalması ile birlikte iyice netleşmiştir. Bence. Paşanın APS’si yerine ulaştı mı acaba?
Amerika vakti dolan İran’ için açıkça hava saldırısı planladığını açıkça en üst rütbede bir generalinin ağzından seslendirdi. İran elbette Irak gibi olmayacak. Baskın ve en az arkasına üç veya dört Avrupa ülkesini alarak baskın bir hava akını ile ilk darbeyi vuracağı birçok otorite tarafından dillendiriliyor.
Amerika bu harekâta girişmeden önce birbirine tutuşturarak kızıştırdığı Pakistan ve Hindistan’a en yakın ülke Afganistan üzerinden direkt müdahil olmadan buradaki savaşı alevlendirecek, İsrail ve milli kankası Amerika iki ülkeye de silah satacak. İran için sermaye lazım.
Amerika neden İran’ı vurmayı bu kadar çok istiyor? Ne petrol ne de başka bir sebep, çirkin bir İsrail planı ve İran’dan çıkıp İsrail’i vuracak nükleer füzelerdir. Ayrıca BOP diye hala yürürlükte olan bir proje var. Amerika İran’ı nerden vuracak, hangi üslerden kalkan F-14’ler ve F-16’lar bomba yağdıracak İran hedeflerine. En çok zararı kim çekecek? Türkiye İMF neden 25 Milyar Dolar gönderiyor? Hem olası bir erken seçim için hem de İran’ın vurulmasından dolayı Türkiye’nin bir nebze zararı karşılansın diye.
Çok değil 10 yıl öncesi bırakın milyar doları 3,5 Milyon doları İMF’den almak için neler çekilmişti?
İran vurulursa ne Çin ne Rusya ne Pakistan nede Kore boş durmayacak olası 3.Dünya savaşından en zararlı çıkan ülkelerden biri Türkiye olabilir. İnşallah bunların hepsi benim Hüsnü kuruntumdur ve Aslı çıkmayacak olan gazeteci kehanetlerim olarak kalır. İnşallah
Tekel işçileri 33 gündür sokaklarda, Eczacılar, Doktorlar itfaiyeciler, emekliler liste uzar da uzar herkes sokakta ama seçim ister Baskın Erken Seçim isterse tam vaktinde olsun, Başbakanımızın rahatlığı malum kendine güveniyor. Maşallah. İlk yapılacak seçimde yine oy çoğunluğu Ak Partide olacak biliyor musunuz? Ne pahasına olursa olsun açılım devam edecek evet edecek.
Herkesin göz ardı ettiği bir konu var ki tam bir oy hazinesi olan ‘’Yeşil Kartlılar’’ Sayıları geçen yıl 19 Milyon küsurlarda iken şu an tam 21 Milyon küsur ve rakam her gün büyüyor. Ben de olsam çok rahat olurdum
ANLAYANA BİLGİ NOTU:
Sitemiz üzerinden yine bu köşeden sizlere 7 ay kadar önce bir yazı ile seslenmiştim. Cümlelerim aynen şöyleydi ’’ Laboratuarlarda virüsü üretirsiniz, dünyaya salarsınız, ardından da aşısını dünyaya satarsınız, herkes can havli ile aşıya hücum eder.’’ Tüm dünya ile birlikte, A gribi, H1N1 ya da en yaygın ismi ile Domuz Gribi ismi verilen özel üretim bir silahla ‘’Biyolojik Saldırıya ‘’maruz kaldık hepimize geçmiş olsun.
Bir başka yazımızda buluşabilmek umuduyla, Saygılarımla
17/01/2010
eski siteden taşınmıştır.