Üniversitelerde uzun süredir devam eden antidemokratik uygulamalara dikkat çeken Albal, bu soruşturmanın hukuki bir dayanağı olmadığını belirtti.
“ÜNİVERSİTELERİN ÖZERKLİĞİ HEDEF ALINIYOR”
Albal’ın açıklamasında, üniversitelerdeki baskı politikalarına vurgu yapılarak, bilimsel özgürlüğün ve akademik özerkliğin giderek yok edilmeye çalışıldığı ifade edildi. Özellikle rektör atamaları, merkezi denetim mekanizmaları ve kayyım uygulamalarının, yükseköğretim kurumlarını özgür düşünceden uzaklaştırdığına dikkat çekildi.
EĞİTİM SEN’DEN “HİZMET ÜRETMEME” KARARI
“SORUŞTURMA GERÇEKLERİ ÇARPITIYOR”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Eğitim Sen’e yönelik başlatılan soruşturmayı hukuksuz olarak nitelendiren Albal, “suç işlemeye alenen tahrik etme” gerekçesiyle açılan soruşturmanın, sendikalarını hedef gösterdiğini ve kabul edilemez olduğunu söyledi.
Eğitim Sen’in, üyelerinin iradesine dayanarak karar aldığını ve bu süreçte eğitim emekçilerinin haklarını savunmaya devam edeceklerini belirten Albal, kamuoyunu ayanışmaya davet etti. Açıklamasını, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sözleriyle tamamladı.
Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu, üniversitelerdeki akademik baskılara karşı 25 Mart 2025 tarihinde öğretim elemanlarının hizmet üretmeme kararı aldığını duyurdu. Genel Başkan Kemal Irmak liderliğinde yapılan toplantıda alınan bu kararın, öğrencilerin anayasal haklarını korumaya ve güvenli bir eğitim ortamının sağlanmasına yönelik olduğu vurgulandı.
Sendikanın aldığı bu kararın nedenleri arasında sınav döneminde akademik faaliyetlerin sağlıklı yürütülememesi ve öğrencilerin mağdur olmaması gibi faktörler öne çıktı. Albal, bu kararın doğrudan eğitim hakkını koruma amacı taşıdığını ve sendikal haklar çerçevesinde alındığını belirtti.
Kaynak: Niğde Anadolu Haber/Çağlar Tuncer
