Niğde Eğitim Bir Sen üyeleri, Ömer Halisdemir meydanında eğitim çalışanlarına yönelik şiddete karşı yasal düzenleme istediklerini belirterek “Kınama mesajı değil şiddet yasası istiyoruz” basın açıklaması yaptılar.

Eğitim Bir Sen, eğitim çalışanlarına yönelen ve ölümle sonuçlanan saldırılar sebebiyle basın açıklaması yaptı. Sendika üyeleri adına basın metnini okuyan Eğitim Bir Sen İl Başkanı Hasan Orhan; “eğitim çalışanlarına yönelik şiddete karşı yasal düzenleme istediklerini söyledi.

Orhan, geçtiğimiz günlerde İstanbul’da bulunan bir okulda, okul müdürüne ilişkin yapılan saldırının, göz göre göre geldiğini ve buna yönelik yasanın ve çözümün bulunmadığını belirtti.  

Bor Kütüphanesinden Ara Tatilde Çocuklara Eğitici ve Öğretici Aktiviteler Bor Kütüphanesinden Ara Tatilde Çocuklara Eğitici ve Öğretici Aktiviteler

Öğretmenlerin kendilerine yönelik şiddet olayları ile anılır hale geldiğini belirten Orhan, Eğitim çalışanlarına yönelik giderek artan şiddet olaylarını protesto etmek amacı ve şiddeti önleyecek, failleri cezalandıracak, mağdurlara hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılması talebiyle bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bugün yaşadığımız acılar, dünün ihmal ve umursamazlığının sonucudur. Yarın yaşanmasını istemediğimiz acılar da bugünün ilgisizliğinin sonucu olmamalıdır. Son olarak İstanbul/Eyüpsultan’da eski bir öğrenci, okul müdürü İbrahim Oktugan’a silahla saldırıda bulunmuş, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan okul müdürümüz maalesef kurtarılamayarak vefat etmiştir. Meslektaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine ve bütün eğitim camiasına başsağlığı diliyoruz.  Kanayan bir yara hâline gelen şiddet olaylarına dikkat çekiyor, tedbir alınması için yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Bu çağrımızı yıllardır yapıyoruz. Sesimize kulak verilseydi, gereken önlemler zamanında alınmış olsaydı belki de bugün başka şeyler konuşuyor olacaktık. Ne yazık ki birçok konuda olduğu gibi bu konuda da geç kalınmıştır” Dedi.

Bugün yaşanılan acılar, dünün ihmal ve umursamazlığının neticesi olduğun belirten Orhan; “Son birkaç yılda yaşanan hadiselere bakıldığında görülecektir ki, şiddet olayları münferit eylemler olmaktan çıkmış, ne yazık ki yaygın bir toplumsal sorun hâline gelmiş; eğitim ve öğretim hizmetlerinin yürütülmesini sekteye uğratacak boyuta ulaşmıştır. Bugün yaşadığımız acılar, dünün ihmal ve umursamazlığının neticesidir. Yarın yaşanmasını istemediğimiz acılar da bugünkü ilgisizliğin sonucu olmamalıdır.  Şiddetin, eğitimi tehdit eder boyuta ulaşması, geleceğimizi tehlikeye sokacak boyuta varması, acil ve köklü çözüm bulmayı zaruri hâle getirmektedir. Devlet, kasıtlı şekilde ölüme, yaralanmaya ve zarara sebebiyet verilmesini önlemekle mükelleftir. Devletin bu yükümlülük çerçevesinde, suç işlemekten caydırıcı yasal zemini ve idari şartları tesis ederek yaşam hakkını koruma ve ayrıca buna ilişkin ihlalleri önleyici, bastırıcı ve cezalandırıcı bir infaz mekanizması geliştirme ödevinin hukuk devleti olmanın gereği olduğunu bugün burada bir kere daha hatırlatmak istiyoruz.  Bu doğrultuda, eğitim çalışanlarına karşı eğitim ve öğretim hizmetinin sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması elzemdir. Eğitim çalışanları olarak, şiddete karşı caydırıcı nitelikte münhasıran bir cezai müeyyide getirilmesini, şiddete uğrayana, çalışana da hukuki koruma sağlayacak türden yasal düzenlemelerin acilen yapılmasını istiyor ve bekliyoruz. Kıymetli eğitim çalışanları,10 -17 Mayıs arası TBMM’i göreve davet için tüm eğitim kurumlarında imza kampanyası gerçekleştireceğiz. Bu dilekçe kampanyamıza gerekli ilgiyi gösterelim” dedi

Editör: Selim GÖKEL