Türkiye'nin 20 bölgesinden seçilen 825 delege ve 1000 aşkın konukla çalışmalarına başlayan Kongre Girişimi "Türkiye Kongresi" Ankara'da "bahar" havası yarattı.. Laz, Süryani, Mahalmi, Pomak, Kürt, Roman, Ermeni, Rum, Çerkez, Gürcü, Afro Türkiyeli halklarından delegeler ile Alevi delegesi salondakileri kendi dillerini kullanarak selamladı. Selamlamalar delegeler ve konuklar tarafından büyük bir coşkuyla ve "Yaşasın halkların kardeşliği" sloganıyla karşılandı.
Selamlamanın ardından hemşerimiz eski milletvekili Akın Birdal başkanlığında oluşan divan ile çalışmalarına geçen kongre girişimi Türkiye Kongresi çağrıcılarından Ertuğrul Kürkçü’nün neden bir aradayız içerikli konuşmasıyla "bölücülük" iddialarına inat halkların kardeşliği ve bir arada yaşama isteğini salondaki tablonun dosta düşmana gösterdiğini ifade etti.
Konukların arasında DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk ile Ahmet Türk, milletvekilleri Hasip Kaplan, Sebahat Tuncel, Sırrı Süreyya Önder, Nursel Aydoğan ile EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan öne çıkan isimlerdi.
Siyasal, sosyal, etnik çeşitlilikle toplanan Kongre Girişimi Türkiye Kongresinde dikkatimi çeken salondaki 13 ayrı dilde yazılmış olan "Birleşiyoruz" pankartı oldu.
"Birleşiyoruz" yazılı pankartın yanı sıra "Halklara ve inançlara eşitlik, özgürlük için birleşiyoruz", "Emperyalist saldırılara ve işgallere karşı birleşiyoruz", "Homofobiye, transfobiye karşı birleşiyoruz", "Kürt sorununda barışçıl ve demokratik çözüm için birleşiyoruz", "Demokrasiyi kazanmak için birleşiyoruz", "Erkek egemenliği ve cinsiyet ayrımcılığına ve eşitsizliğe karşı birleşiyoruz" yazılı pankartlalar da kongre salonunun duvarlarını süslüyordu.
İki günlüğüne toplanan kongrenin ilk gününde, program ve tüzük üzerine tartışmalar yapıldı. İlgili komisyonlar ve delegelerin önerileriyle zenginleştirilen metinler delegelerin alkışları arasında oy birliğiyle kabul edilmeye başlandı.
Kongrenin nihai isminin 2. günkü toplantıda gündeme alınarak oluşturulması bekleniyor. Tüm toplumsal muhalefet kesimlerini, demokratik direniş odaklarını, demokrasi, eşitlik ve barış mücadelesi veren tüm özneleri, ortak bir mücadele hattında buluşturmanın aracı olmayı hedefleyen Kongre Girişimi; yaşanılan süreçte "farklılığımızı ve çeşitliliğimizi birlikte mücadelemizi güçlendirecek temel politik değerler olarak görmesi, tüm ezilenlerin birliği için attığı bu ilk adımda herkesi birlikte yol almaya çağırması ve "birleşiyoruz" iddiasıyla Türkiye’nin iktidarı hedefleyen "ana muhalefeti" olmaya bugünden aday görünüyor.
Ertuğrul Kürkçü'nün konuşmasından not ettiğim şu sözlerle birinci gün izlenimlerimi noktalayayım.
"Bu kez atılacak adımlar hedefine ulaşacak mı diye düşünüyoruz. Bu kez hepimiz yeni bir yol demenin gerekliliğine vardık. Bu yol, keşfetmektir. Kongre, şimdi başlıyor, kendi içine kapanmıyor, bitmiyor, her gün yeniden yoğrulacak. Yeni buluştuğu dinamiklerle rengine renk katarak umudu büyüterek yoluna devam etmesini istiyoruz. Önceki deneyimleri özetliyoruz deneyimlerimizden ders çıkartıyor, ama onu terk etmiyoruz. Bugünkü kapitalist uygarlığı hep birlikte reddediyoruz, bu uygarlık içinde kendimize bir yer aramıyoruz kendi uygarlığımızı hedefliyoruz. Ama yenilmiş devrimlerin derslerini de unutmuyoruz. Türkiye'nin tekçi hâkimiyet rejiminin yok ettiği, toprağın altına gömdüğü her şey, tarihin içinden, toprağın altından çıkıyor, yeni bir hayat dinamiği olarak kendisini ortaya koyuyor. "
Evet, sevgili okurlar yeni bir hayat, yeni bir uygarlık iddiasında olanlar birleşerek ve büyüyerek mücadeleye farklı bir tarz getiriyor ve umudumuzu ete kemiğe büründürüyorlar. Yani "maç" daha yeni başlıyor!
Not: Merhum Talat Amcanın (Maliyeci Talat Karagülle) eşi, Ruhan ve Memmune Karagüle’nin anneleri İnayet Teyzeyi kaybetmenin derin acısını paylaşır ,acılı ailesine ve yakınlarına baş sağlığı dileklerimi iletirim.