Kurt asıl bir hayvandır. O, fırsatçı değil, yurduna, yuvasına asla ihanet etmez. “Kurt bulanık havayı sever” sözü dogrusu kurt’a yapılacak en büyük haksızlık olacaktır.
Ama bugün ülkemizde, bu milletin ekmeğini yiyen, suyunu içip dizginine sarılan, saman altından su yürütüp, en küçük fırsatları değerlendiren hainlerin ihanetlerini yaşadık.
Yakın tarihimizde 1960 ihtilal’ini, 12 Eylül kalkışmasını, 1980 darbesini en acı bir şekilde yaşadık. Hükümetler devrildi, yenileri kuruldu. Bu milletin başına Dev-sol, PKK, PYD, DAİŞ, İŞİT dibi yasa dışı hainleri musallat ettiler. Vatanı bölme, kardeşi kardeşe düşman etme gayretleri oldu. Bu yüzden Anadolu insanı çok acılar çekti. Ama hiç birisi 15 Temmuz gecesinde yapılan darbe girişimi kadar korkunç değildi.
Ordu bizim göz bebeğimiz, peygamber ocağıdır. Bu vatan, bu millet, bu devleti korumak, kollamak için şehit olmayı göze alan evlatlarımızdır. Polis ve kolluk kuvvetlerimiz bizim huzurlu yaşamamızın teminatıdır. Ama gel gör ki, bu iki güzide kurumun içine sızan bazı hainler, dış güçlerin emriyle darbe girişimine kalkıştılar. Bu nedenle ölüm, kalım arasında ince bir çizgi çizildi. TBMM sini bombaladılar, vatandaşın üzerine yağmur gibi kurşun yağdırdılar. Tam uçurumun kenarından dönüldü, dersek yeridir. Ama hesap edemedikleri bir şey vardı, bu kez vatandaş devletine sahip çıktı. Tankların önüne yattı, sokaklara döküldü, ölümü göze aldı, etten duvar ördü. Darbeci askerler aynı gecede 161 vatandaşı şehit etti, 154 kişiyi de yaraladı.
Dünden bu güne ne değişti?
Ülkemiz, son 3o yıldan beri terör belasından 35,576 bin sivil vatandaşımızı, 7 bine yakında güvenlik güçlerimizi şehit etti. Bunlardan en acısı, 15 Temmuz gecesi silahlı terör örgütü (FETÖ) nun yüreğimizde açtığı derin yaradır. Bu terör örgütünün sirayet etmediği hemen, hiçbir kurum yok gibidir.
FETÖ terörünün yaptığı tahribat, bu ana kadar olanlardan daha fazla yıkıcı bir girişim olmuştur. Çünkü bu şer kuvvetleri Polis teşkilatına, TSK’ya, AK Parti’ye, kozmik odaya, CHP’ye, BDP’ye , MHP’ye , PKK’ya, DHKP-C’ye ve bir çok kuruma sızmıştır.
Bu gunlerde bu bulanık havadan yararlanmak isteyen, çeşitli illerimizde, dürüst, halkın itibar ettiği, hiçbir ihanet şebekesine katılmayan kişi, kurum ve kuruluşları mahlas kullanarak jurnalleyen bir takım karıştırıcı insanlar türemeye başladı. “Çamur at izi kalsın” anlayışıyla halk arasında fitne tohumu atmaya çalışanlara dikkat edilsin. Bu tip insanların menşeine bir bakın, doğu kökenli PKK ve PYD sempatizanları olduğunu göreceksiniz. Onların gayesi halkı sokağa dökmektir. Bunlar dış kaynaklı, ABD, AB gibi ülkelerin taş oranlığını yapmaktadır, tıpkı FETÖ terör örgütünün yan kuruluşu gibi çalışmaktadır.
Bunlar sinsidir, riyakârdır, nankördür, milleti arkadan hançerlemektedir. Türk Milleti'ni bir birine düşürmeye iç savaş çıkartma çabaları vardır.
Dede Korkut ;“Kahpe içerden olunca, kapı kilit tutmaz oğul! “
Halk içinde bozgunluk yapan haindir oğul!” diyor.
Arabistan çöllerinde binlerce Müslüman Türkün katili İngiliz ajanı Lawrence:
“Türk Milleti’ni cephede yenemezsiniz, onu yenmek için sadakat ile bağlı oldukları liderlerine ve ordusuna milleti düşman edin, orduyu milletin nazarında din düşmanı gösterin’’ sözleri ortadadır.
İnanıyorum ki, devletimiz asılsız ihbarlara, başkalarının maşası fitne tohumu atacak olanlara asla itibar etmeyecektir.. Çünkü “adalet mülkün temelidir.”
Gizli ve açık olarak çalışan terör örgütlerinin gayesi, Türk devletinin parçalanmasına, bölünüp yok olmasına, bir iç savaşla kardeş kanının akmasına yöneliktir..Faili meçhul cinayetlerin arkasında da bu örgütler yer almaktadır.
Sözde müttefiklerimiz olan başta ABD, AB, İsrail gbi dış güçlerin iş birliği yaptığı içimizdeki hainleri kullanarak Orta Doğu ülkelerinde akıtılan göz yaşının Türkiye'mizde de akıtılması istenmiştir. Bunlar 15 Temmuz kalkışmasını da teşvik etmiş ve desteklemişlerdir.
Bu yaşananlardan ders çıkararak tüm vatan hainleri ve yandaşları ile mücadele konusunda özellikle sivil toplum örgütleri, AKP, CHP, MHP VE BBP ile de birlikte hareket edilmesi, bu gelişmelerden siyasi bir rant gözetmeden, tehdidin Türk milletine ait olduğu hususu kabul edilmelidir.
Türk’ün Türkten başka dostu yoktur. Bulanık havayı gözetenlere fırsat vermeyelim. Kurt gibi, kendi işimizi kendimiz yapalım. Birlik ve beraberlik göstererek özümüze dönelim.