Ulukışla İlçesi Tepeköy’de Gümüştaş Madencilik Aş. nin Atık Depolama Tesisinden siyanürlü zehirli atık sızdığı iddiası tartışmaları sürüyor. Bugün bu konu ile ilgili Gümüştaş Madencilik Aş.  Avukatı Davut Menki bir açıklama yapmış ve tartışmayı çeşitli iddialar ile farklı boyuta taşımıştı.(Burada Tıklayın)

Aynı gün akşamı ise Tepeköy Muhtarı Tevfik Sonat’ın  Avukatı Murat Fahri  Erkul şirket avukatı Davut Menki’nin iddialarına jet cevap verdi ve oda çeşitli iddialarla birlikte “Hodri Meydan” dedi

Avukat Murat Fahri Ertul’un açıklaması aynen aşağıda

GÜMÜŞTAŞ MADENCİLİĞİN AÇIKLAMASINA CEVAP!!!

Niğde Ulukışla Tepeköy köyünde altın üretimi yapan Gümüştaş Madencilik adına avukatları tarafından basın yolu ile yapılan açıklamaların gerçeklikten uzak, itham ve asılsız iddialardan oluşmasından dolayı Tepeköy muhtarlığı ve muhtar Tevfik SONAT adına iş bu açıklamayı yapma zarureti hasıl olmuştur.

  1. Yapılan açıklamada mahalli idareler seçimi ile muhtarın değişmesi ile birlikte belirli taleplerin karşılanmamasından dolayı karalama kampanyasına maruz kaldıkları, yeni kurulacak olan tesiste siyanür kullanılmayacağının bilinmesine rağmen aynı şantaj yöntemleri ile kamuoyu ve yetkili makamların yanıltılmaya çalışıldığı, yalan ve iftira atıldığı, iddia edilmektedir.

  1. Açıkça belirtmek isteriz ki, Gümüştaş Madencilikten kim ve ne talep ettiyse açıkça açıklamalarını ısrar ve şiddetle istiyoruz. İnsanları itham ve şüphe altında bırakmak kimsenin hakkı olmamak ile müvekkil Tepeköy muhtarı Tevfik SONAT ‘ a yönelik bu ithamlar ile ilgili ivedi olarak savcılık bünyesinde yasal işlem başlatacağımızı bildiririz.

  1. Şirketlerine iftira atan ve şantaj uygulayanları Ulukışla Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet ettiklerini beyan etseler de, böyle bir dosya ve başvuru olmadığı araştırmamız neticesinde öğrenilmiştir. Eğer bir soruşturmadan bahsedilecek ise Ulukışla Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/1131 soruşturma sayılı dosyadan bahsetmek isteriz.

  1. İlgili fabrikanın hemen sınırında bulunan Tepeköy 141 ada 1 parseldeki tarım arazine siyanür havuzundan su sızması sonucu bilgisini verdiğimiz soruşturma başvurumuz ile başlatılmıştır.

  1. Yine Ulukışla Asliye Hukuk mahkemesi 2019/52 D. İŞ dosyası ile hakim nezaretinde yetkili mühendisler, fabrika yetkilileri,  köyde yaşayan vatandaş ve jandarma ile 141 ada 1 parselde toprak kazılmış, 1 metre kadar kazıldıktan sonra yerden siyanürlü su çıktığı tespit edilmiştir.

  1. Çıkan sudan ve topraktan numuneler alınmış, numunenin biri mahkemece yetkili laboratuvara, bir şahit numune ise ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİNE gönderilmiştir. Gelen sonuçlarda havuzdan sızıntı olduğu ve siyanür ile birlikte başkaca ağır metallerinde olduğu tespit edilmiştir.

  1. Savcılık makamınca alınan numunelerin sonuçları kamuoyu ile paylaşılmıştır ve öldürücü derecede siyanür olduğu tespit edilmiştir.

  1. Belirtmekte çok büyük fayda var ki, fabrika adına açıklama yapılırken soyut, mesnetsiz, ispattan uzak, sadece itham ve iftiradan ibaret beyanlarda bulunulsa da, biz dayanaklarımız , delillerimiz, açıkça dosya numaraları, tahlil sonuçları ile net ve açık bir şekilde cevap veriyoruz.

  1. Fabrika yetkililerine şunu söylemek isteriz; ‘’Ne söyleceğinizden çok ne duyacağını düşünmeniz gerektiğini bu açıklamayı okuduktan sonra çok iyi anlayacaksınız!’’

  1. Numaralarını verdiğimiz dosyalarda havuzlardan sızıntı olduğu tespiti yapılmıştır. İftira eden kim milletimizin vicdanına bırakıyoruz.

  1. Fabrika kuruluş aşamasında ilk kurulması düşünülen yer Ulukışla Hasangazi Köyü mevkii iken Hasangazi köyünde yaşayan vatandaşların sert tepkisi neticesinde buraya fabrika kurulmasından vazgeçilmiş, sonrasında ise Tepeköy’ ün eski muhtarı Ali KEÇECİ’ nin ve o dönemde İl Genel Meclis üyesi olan şimdi ki Ulukışla Belediye Başkanı Ali UĞURLU’ nun girişimi ile köylünün haberi dahi olmadan Tepeköy ‘e kurulması ile ilgili işlemler başlatılmış ve yasal işlemler tamamlandıktan sonra fabrika kurulmaya başlaması ile köylünün haberi olmuştur.

  1. Köylü tepki göstermişse de eski muhtarın bir kısım köylüyü iş ve benzeri vaatler ile ikna etmesi sonrası köylü kendi içinde karşı karşıya gelmiş, fabrikaya karşı olanlar muhtar ve yandaşları ile baskı ile susturulmuştur. 2010 yılından bu yana halen köyde bu fabrika nedeni ile karşıtlık devam etmektedir.

  1. Fabrikanın kurulması ile bir çok köylü (98 kişi) Niğde İl Özel İdaresinin 05.01.2012 tarih 7 asayılı kararının iptali için dava açmış, Aksaray İdare Mahkemesi 2012/345 E 2014/1435 Ksayılı ilamı ile talebi reddetmiş, Danıştay 6. Daire 2015/1575 E 2016/124 K sayılı 15.01.2016 tarihli kararı ile Aksaray İdare mahkemesinin kararını kaldırımış ve Niğde İl Özel İdaresinin 05.01.2012 tarih 7 asayılı kararını iptal etmiştir.

  1. Fabrika yetkilileri karar düzeltme yoluna gitmiş, Danıştay 6. Daire 2016/13432 E 2019/7793 K sayılı kararı ile bu talepte 20.09.2019 tarihinde reddedilmiştir.

  1. Sonuç olarak bu fabrika 20.09.2019 tarihine kadar gayri yasal olarak faaliyet göstermiştir. Fabrika derhal yine Niğde İl Özel İdaresinin kapısını çalarak 03.02.2020 tarih ve 27 sayılı kararı fabrika yararına yeni bir imar planı kararı almıştır. Bu kararın iptali ile de yasal süreç başlatılmıştır.

  1.  Tarih ve süreçlere dikkat edelim! Fabrika ile ilgili siyanür havuzlarından sızma olduğu iddiası ile savcılık soruşturması başlatılmış, tespitler yapılmış, lakin herhangi bir ÇED araştırması yapılmayıp, rapor edilmeyip, karar hızlı bir şekilde Niğde İl Genel Meclisinden geçmiştir.

  1. Şu an gelinin noktada çevrenin kirlenmesi, insan hayatının tehlikeye atılması, denetleme ile yükümlü kişilerin görevini gereği gibi yerine getirmemesi, süreçte gerekli önlemleri almayanlar ile ilgili yasal süreç devam etmektedir.

  1. Bu yasal sürecin başlaması fabrika ve etkisi altında olan bir çok siyasi, insan sağlığı adına başlattığımız mücadeleyi sabote etmek adına bir çok açıklama yapmışlar, yüce milletimizin aklını bulandırmak adına iftira atmaktan çekinmemişlerdir.

  1. Fabrika yaptığı açıklamada çevreye duyarlı olarak faaliyet gösterdiklerini ileri sürmektedirler. Fotoğraf ve video kayıtları ile birlikte hava ölçüm değerlinde de sabit olduğu üzere, keşif yapılacağı günün gecesi neden havuza sayanür miktarını azaltmak için Meta ve sülfürük asit basıldığını, faaliyetin neden 35 gün durdurulduğunu açıklayabilirler mi acaba? Anılan olay olduğu gece köyün üzeri tam anlamıyla bir gaz bulutu ile kaplamış ve insanların zehirlenmesi ihtimali göz ardı edilmiştir.

  1. Neden soruşturma başlatıldığı vakit Mehmet Emin SAYINER isimli çalışanınız numune kuyusunu tarım arazine akıtmak suretiyle neden boşaltmış ve boşaltırken yakalanmıştır. Bu husus ile ilgili bu çalışanın ifadesi ve 27.11.2019 tarihli jandarma tutanağından bu açıklamada neden bahsedilmemektedir?

  1. Neden 02.12.2019 günü fabrika yetkili Selami BADUR ‘ un havuz kenarında 141 ada 1 parsele paralel, 50 metrelik bir çukur açması, çukurun yine su ile dolduğu, bunun jandarma tarafından delil karartma ile ilgili şikayette bulunulmasından sonra tutanağa bağlandığı ve sabit olduğundan bahsedilmemektedir?

  1. Havuz kenarına açılan drenaj çukurlarına sızan suların toplanması ve pompalar ile tekrar havuza aktarılma işlemlerin neden yapıldığını fabrika nasıl açıklayacak merak etmekteyiz.

  1. Gümüştaş madenciliğin eski Tepeköy muhtarı Ali KEÇECİ ‘ nin hesabına para aktarılması sonucu nasıl görevden alındığı, yine eski muhtar Hasan KARAAĞAÇ’ ın fabrikanın genişletilmesi ile ilgili imar revziyonunda yasal olmayan işlemler neticesinde neden yargılandığı, eski muhtar Hasan KARAAĞAÇ ve çocuğunun arazilerinin fabrikaca neden satın alındığı hususlarında fabrika bir açıklama yapabilecek mi?

  1. Yapılan açıklamada ek olarak verilen,  analiz sonuçlarında dahi yer altı sızıntı sularında çıkan siyanür miktarı 0,876’dır. İnsan sağlığını etkileyecek sınır ise 0,005 ‘ dir. Kendi yayımladıkları sonuçlar dahi sızıntı olduğunu ve sonuçlarının tehlikeli olduğunu göstermektedir. Hak olan davamızda farkında olmadan fabrika dahi bizi desteklemiştir.

  1. Biz istihdama ve fabrikalara karşı değiliz, isteğimiz ve gayemiz insan sağlığını tehdit eden unsurların bertaraf edilmesidir. Fabrikanın zehir saçmasına rağmen, tarafımızı fabrika karşıtı olarak göstermeye çalışan, itham ve iftiralarda bulunan bütün siyasilere rağmen haklı ve onurlu hukuki mücadelemiz devam edecektir.

  1. Son olarak ise, HODRİ MEYDAN; fabrika yanlısı bütün siyasiler ve yöneticiler, kendisine güvenen STK ‘ lar, bizim gibi önce insan ve insan sağlığı diyebilenler, hep birlikte 141 ada 1 parsel tarım arazisinde ve Gümüştaş madenceliğin numune alınan çalışma sahasında yeniden bir tespit yaptıralım. Orada sızınıtı yok diyenler, iftira ve şantaj diyenler, buyrun çıkan suyu içebilir misiniz, kim haksız ise kamuoyu önünde Tepeköylülerden ve yüce TÜRK MİLLETİ’ nden özür dilesin ve görevinden istifa etsin, HODRİ MEYDAN, kim hangi menfaat peşinde koşuyor ise kim iftira atıyor ise milletin önünde ispat etmeye biz hazırız.17.03.2020

Tepeköy Muhtarlığı ve Tevfik SONAT

Vekili

Av. Murat Fahri ERTUL

Editör: TE Bilişim