Hançerli  Niğde merkeze bağlı tarihi özellikleri yanında doğası ile de görkemli bir görünüme sahip yerleşmelerimizdendir. Araştırmacı Yazar Ömer Fethi Gürer,  Fertek, Yeşilburç, Yeşilyurt, Avören, Tepeköy, Hamamlı gibi değerleri yeterince gün ışığına çıkamayan merkezlerden birinde Hançerli olduğunu söyledi.
 
Ömer Fethi Gürer hançerli Su kaynaklarına dikkat çekerek şöyle konuştu-“  Hançerli Niğde ilinde su kaynakları bakımından zengin bir yerleşmemiz, Farklı noktalardan doğal yer altı suları yeryüzüne çıkıyor. Bu nedenle yakın bölge oldukça yeşil bir doğa örtüsüne sahip. Hançerli su başı yine halkımızın öteden beri piknik alanı olarak kullandığı bir alan, Hançerli merkezde çeşme ise  bugün dahi araçları ile gelip su dolduranların uğrak merkezi.
Ayrıca iki kiliseye ait iki çeşme var. Bu sular genelde “kutsal su” diye tanımlanan “Ayazma” olarakta adlandırılan su kaynakları. Suların tümünden tadan biri olarak ifade etmem gereken suların tümü aynı kaynaktan beslenmiyor. Uzun yıllar su sektöründe üst yönetici olarak çalıştığım için suyun tadından anlarım. Hepsi içilebiliyor ama bu suların tümünün mutlaka düzenli ve kapsamlı analiz yapan laboratuarlarda kontrolü yapılmalı. Yer altı suların mevsime göre değişkenlik gösterebilecek kadar farklı ve detaylı bir yeryüzüne geliş öyküsü var. Özünde Doğal akıcılığı ile çıkan bu suların kullanılması incelenip ambalajlı su olarak da değer bulması olası.
 
 Ne yazık ki ülkemizde kendiliğinden doğal yeryüzüne çıkmayan sular dahi artık pazarlanır duruma geldi. Hançerli suları bu nedenle doğal kaynak suyu olarak gereken incelemelerin ardından ambalajlanabilir. Hançerli suyu genelde bahçe sulama sonrası Akkaya ulaşan kaynaklar en azından bölge için içme suyu olarak düşünülebilir. Halen  bir gölet inşası var. Bu bağlamda da suyun daha çok sulama amaçlı yararlanılacağı görülüyor. Su kaynakları içme amaçlıda ele alınmalıdır.
 
 Niğde Kapadokya’nın Başkenti kitabının yanı sıra Niğde ili ilgili beş kitap yazan Ömer Fethi Gürer Hançerli’de ki tarihi dokunun da değer bulması gerektiğini belirtti. Ömer Fethi Gürer Hançerli tarihi dokusu ile ilgili de şöyle dedi; “Hançerli’de  sınırlı eski konak kalmış ama iki tarihi kilise var. Bölgede ciddi bir yüzey araştırması ise ihtiyaç.  “Gavur Mezarlığı” denen bölge arazinin yakın dönemde satıldığı söyleniyor. Bu ve benzeri kontrol edilmeden yapılan uygulamalar var. O nedenle öncelikle bölge eski yerleşim alanında geniş bir araştırma yapılması gerekli. Biri Halen cami olan iki kilisenin varlığı bölgede önemli bir yerleşmenin kanıtı değimli? Cami olan Kilise ibadete açık, İçi sıvanmış en azından korunarak günümüze ermiş diğer kilise ise içi hayvan ağılı olmuş. Yakınında papaz evi define avcıları yıkmış. Kale olarak adlandırılan bölgede kalıntılar kalmış ama Kilise çevresinde de bazı bölgelerde çökmeler olduğunu göre çevrede de bir yerleşim söz konusu.  Kilise sarp bir yamacın altında muhteşem bir doğa görünümüne sahip, Muhtemel Hançerli merkezdeki kilise halkın  bu kilise ise daha varlıklıların ibadet yeri olmalı. Korunaklı bir yere yapılması da dikkat çekici. Keçilerin bırakıldığı kilise çevresi “saklı kent” tanımı ile turizme açılabilir.
 
Buradan Niğde görünümü görmeye değer. Bu alanı saklı bahçe olarak düzenlenmesi ve bir piknik alanı kılınması  çekim alanı olmasını sağlayacaktır. Ayrıca burada su kaynağının akış sağladığı çeşme dahi parçalanmış. Bu cehaletin yansıması orada dahi bir şey arayacak kadar gözü kararmış define avcıları Niğde ilini yağmaladığının görüntüsüdür.”
 
Araştırmaca Yazar  Endüstri Mühendisi Ömer Fethi Gürer  Niğde için turizmin gelişmesi adına yapılması gerekenlerin bir an önce gerçekleşmesinin gerektiğine vurgu yaptı ve sözlerine şunları ekledi-“Öncelikle şunu söylemeliyim. Bu vali ya da birkaç ilgili müdür ile düzelecek işler değil çünkü yetkililer iyi niyet ile çabalıyor.
 
İşin özü kentlilik bilinci ile bu kentte yaşayan herkesin duyarlı ve sorumlu olarak sorunlara el atmasından geçiyor. Kent liderliği Niğde için eksik. Niğde Niğde’den bakarak yönetilmeyecek kadar turizmde sorunlu. Bu işin uzmanları var. ÇEKÜL gibi, Tarihi Kentler Birliği gibi. Bakın 81 il 81 vizyon çalışması yapan ekip başında Faruk Göksü diye bir değer var başkaları da olabilir. Gidip onları getirip 135 köyü tarayacak arayacak ciddi verileri derleyecek bir ekip çalışmasına gereksinim var. Aklı fikri ben buradan “ne üterim” düşüncesin de olmayan oradan buradan bulduğu ile rapor hazırlamayıp, köy köy nokta nokta gezip saptama yapacak bir kadro lazım.Çünkü önce eldekini iyi bilmeliyiz.
 
Niğde bu anlamda geçmişte sözde o kadar çalışma yapıldı nerede ise kullanılan resimler dahi hiç değişmedi. O nedenle eğer bir farklılık aranıyorsa  işe”kafalar”dan başlamalı. Kolaycı, sıra savan, emir ile iş yapmayan, taşeron patronu gibi olaylara bakmayan, bu işte nereden çıktı düşüncesindeki memur gibi yaklaşamayan  amatör ruhla profesyonel çalışan bir gönüllüler ordusu ile Niğde dönüşebilir. Sınırlı sayıda da olsa Niğde’de böyle değerlerde var.Onların haklarını da teslim edelim ama  bir çalışma için sponsor dahi bulamayacak kadar yalnız kalan  birkaç uzman ile bu kadar oluyor ötesi lazım.



Editör: TE Bilişim