NİĞDE
Kültür Bakanlığımız ve Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğüyle daha önce yapmış olduğum yazışma ve görüşmelerde, Niğde’de ‘Uluslararası Çağdaş Sanatlar Müzesi ve Kültür Sanat Evi’ kurmak istediğimi belirtmiş ve bu konuda bana yardımcı olunmasını istemiştim. Kültür Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğün’den almış olduğum ve aynı zamanda Niğde Valiliğine de gönderilmiş olan 09.04.2013 tarih ve 60960384.151.01.(51)-69663 sayılı mektubun içeriğiyle ilgili (ek-1) Niğde valimiz sayın Alim Barut bana yardımcı olamamıştır. Daha doğrusu sayın valimiz bana göndermiş olduğu 23560957.151/1082 sayılı mektubuyla, Kadıoğlu Konağı sahipleriyle irtibat kurup, kiralamamı ve müzeyi kurmamı tavsiye etmiştir. Ben Kültür Bakanlığıyla yapmış olduğum yazışmalarda, maddi durumumun bir müze kuracak kadar olmadığını ancak devletin bana uygun bir mekan bulup teslim etmesi halinde bu işi gerçekleştirebileceğimi anlatmıştım ve onlar da bana olumlu yanıt vermişlerdi.
Sayın Valim, siz Niğde’ye yeni geldiniz. İşlerinizde başarılar diliyorum. Ben de, yurt içi ve dışında 35 yılı aşkın bir süre sanatsal faaliyetlerde bulunduktan sonra memleketime döndüm ve burada kültür adına, ülkem adına güzel kalıcı eserler bırakmak istiyorum. Benimle ilgili bilgilere resmi web sayfam (www.safabute.com) dan ulaşılabilir. Ya da detaylı bilgiler için internet üzerinden Safa Büte araştırılabilir. Düşündüğüm müze ve kültür evi projem için Niğde’de bulunan Bedesten ya da Ak Medrese uygundu ancak, bedesten amacına hiç uygun olmayan bir şekilde Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 49 yıllığına kiraya verilmiş ve böylesine önemli tarihi bir mekan şu an depo olarak ve plastik kap kacak satan birinin kullanımında. Bu proje için en uygun mekanlar, Bedesten, Ak Medrese ve Kumluca mevkiinde bulunan Kurdunuz Kilisesidir. Ancak Kurdunuz Kilisesi Milli Emlak’a aittir ve restore edilmesi gereklidir. Düşündüğüm bir müze ve kültür sanat evi Türkiye’de hiçbir büyük şehirde yok… Bunu Niğde’de kurmamızın önemini anlıyorsunuzdur umarım. Ayrıca müze vasıtasıyla, (projemin devamında) Tyana Antik Kentinin ortaya çıkarılması, Tyana’lı Apollonus’un ve dünyada bir tek Niğde Gümüşler Kasabasında bulunan Gülümseyen Meryem Ana freskosunun ön plana çıkartılıp bütün dünyaya tanıtılması ve turizm güzergahının Niğde’den geçirilmesi de var...
Sayın Valim, bildiğiniz gibi bir müze kurulurken çok sayıda eserin satın alınıp müzeye kazandırılması gerekir. Ancak benim bütün dünyadan çok sayıda sanatçı dostlarım var. Müzeyi kurmam halinde, hiç biri herhangi bir ücret talep etmeden bana eserlerinden birer adet göndereceklerdir. Bu konuda da herhangi bir sıkıntımız yok. Ben daha önce Adana’da iki proje gerçekleştirmek istedim. Biri uluslararası bir çağdaş sanat bienali, diğeri de müze idi. Çağdaş sanat bienalini gerçekleştirdim ancak müze için mekan bulamadıklarından dolayı gerçekleştiremedim. Niğde ise mekan konusunda çok zengin.. Lütfen el ele verelim ve sanatsal faaliyetlerimizi yaşama geçirelim. Benimle yüz yüze görüşmek ve daha detaylı bilgiler almak isterseniz bana randevu verin görüşelim.
Saygılarımla,
Safa Büte
