Eğitim Bir Sen ve Memur Sen Niğde Şube Başkanı Hasan Orhan yaptığı basın açıklamasında ; Sendikacılıkta kolay olan her iyi şeyde bir kötü şey bulmak, her şeye muhalefet etmek ve sorunları alt alta sıralamak, kızgınlıkları kaşımak duyguları köpürtmek ve üzerinde sörf yapmaktır. Bizim sendikacılığımızda sorunları sıralamak ve sorunlardan beslenmek yerine; diplomasiyi, sosyal diyaloğu öne çıkararak çözüm üretmek ve çözümlerle güçlenmek vardır. Onun için sorunlardan beslenen değil çözümleriyle güçlenen sendika diyoruz.
Milletin değerleri, esnafın camı, çerçevesi ve kaldırımın taşı ile sorunumuz yok bizim. Hassasiyetlerimiz var. Haysiyetli bir yerde duruyor ve toplumsal meselelere de hassasiyet gösteriyoruz.
Toplu sözleşmede aldığımız karar gereği sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi, 3600 Ek Gösterge başta olmak üzere pek çok sorunun çözümünde Memur-Sen olarak imzamız var.
Sahadan gelen taleplerden yola çıkarak bugüne kadar yüzlerce sorunu nasıl ki birer birer çözüme kavuşturduk , “Emek Mücadelemizde 1007 Kazanım” diye kitaplaştırdık ve kayıt altına aldıysak memursen.org.tr/yayinlar/kitap
Birinci dereceye yükselen memura 3600 verilsin,
Üniversite idari personeline yer değiştirebilme hakkı gelsin,
Akademisyen, mühendis, müfettiş yardımcısı, şube müdürü gibi mesleklerde/görevlerde ünvan-yetki-sorumluluk boyutuyla ücret dengesizlikleri bitsin,
Üniversite Daire Başkanları diğer kurumlardaki emsalleri ile aynı özlükte değerlendirilsin,
Öğretmenlik Meslek Kanunu beklentiyi karşılayacak şekilde revize edilsin,
Yardımcı Hizmetliler Sınıfı kaldırılıp Genel İdari Hizmetler Sınıfına aktarılsın,
4688’de evrensel normları içerecek şekilde değişiklik yapılsın ve toplu sözleşmede alınan karar hayata geçirilsin için ve daha bir çok sorunu çözmek için ter akıtmamız, gayretimiz,mücadelemiz devam ediyor.
Bu günlerde Gazze’deki insani krizin çözülmesi, soykırımın bitmesi mücadelemiz daha fazla yoğunluk kazanmıştır. Bu insan olmanın, İslam olmanın gereğidir,
Gazze’de yaşanan siyonist zulüm ve soykırımdan size ne diyen aymazlar çıkıyor. Kimse bana ne diyemez. Ne insan olan ne İslam olan buna göz yumamaz. İnancımız; bir kötülük gördüğünde ya elinle düzelt, ya dilinle müdahale et ya da kalbinle buğzet der. Kayıtsız kalmayı değil, tavır sahibi olmayı öğütler. Kalbiyle buğzedenler, örgütlü olmayan, tepkisi dışarı taşmayanlardır. Örgütlenmek ise kayıtsız kalmamanın ön şartıdır.
Hem sorunlarımızı çözmek için mücadelemiz sürüyor, hem teşkilat eğitimlerimiz ve faaliyetlerimiz yürüyor, hem de insan onurunu korumak, Filistin’in yanında durup haysiyet mücadelesinde siyonist katillere tepki vermek için eylem ve etkinliklerimiz devam ediyor." dedi
