Diyanetin başı Mehmet Görmez, yine inciler saçmış. Her fırsatta iktidar yanlısı siyasi söylemlerle gündeme gelen başkan bu kez de, “Atatürk heykelleri puttur. Dinimizde putların yeri yoktur. Biz Müslüman bir ülkeyiz ” demiş!
İktidar yandaşlarının her fırsatta sergiledikleri tapınma benzeri eylem ve söylemlerini görmezden gelen, Görmez efendi, kafayı Atatürk’e takmış!
Biz de burada Görmez’in görmezden geldiği bazı eylem ve söylemlere kısaca değinelim ve soralım; bakalım bunların İslam’da yeri varmıymış?
Pazar günü gerçekleştirilen AKP olağanüstü kongresine, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajı okunurken salon ayağa (kıyama) kalktı.  Çiçeği burnunda atanmış başbakan Binali Yıldırım ve eşi ile bazı AKP’ lilerin, Erdoğan’ın mesajını dinlerken huşu içinde el bağladıkları dikkat çekti. Salona Erdoğan’ın üç boyutlu dev bir posteri de getirilmişti… 
İslam dinine göre sadece ALLAH 'ın huzurunda kıyama kalkılır ve el bağlanır (namaz da olduğu gibi) Şimdi Görmez efendiye sormak gerek;
AKP’ liler kulun karşısında mı yoksa gücün karşısında mı ayağa kalkıp; kıyama durdular?
Her iki durumda da bu toplu hareket şirk’e girer mi girmez mi?
Hadi biraz daha geriye gidelim:
 “Başbakan’a dokunmak bile bence ibadettir”
“Erdoğan için her gün 2 rekât şükür namazı kılınmalı”
“Halife-i ruyi zemin- (bütün yeryüzünün halifesi – hâkimi)”
“Erdoğan'a dokunmak bile ibadettir”
“Başbakanımız bizim için adeta ikinci peygamber gibidir”
“Erdoğan Allah’ın tüm vasıflarını üstünde toplayan bir lider”
Sözlerinin İslam’da yeri var mıdır?
Bu sözler tapınma unsuru değil midir?
Kâbe maketli pastaları, üzerinde Allah yazan pideleri mideye indirenlerin durumunu sormuyoruz bile…
Ve bir soru daha;
Mehmet Görmez, bu güne kadar Atatürk heykeline tapan bir Müslüman görmüş müdür? Yukarıdaki sözleri Atatürk için söyleyen bir Müslüman’a şahit olmuş mudur?
Görmez efendi açıklama yapsa da bizler de öğrensek.
Kim kime tapıyormuş?
Tabii doğruyu söylemeye cesareti varsa...
 
***
Bulunduğu konumu unutup, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın altına çektiği milyar dolarlık zırhlı mersedesine kurulup, her fırsatta iktidara yaranma amaçlı siyasi söylemler geliştiren Mehmet Görmez artık kabak tadı vermeye başladı.  Vatandaşa İslam adına doğru bilgiler öğretmek için kurulan bir kurumun ki kurucusu da Atatürk’tür, başında olan Görmez efendi, işini layıkıyla yapmak yerine siyasi söylemlerle ikbal peşinde koşmaktadır.
Her fırsatta siyasi modaya uyup, Atatürk’e sataşana kadar aslî görevini yerine getir!
Âdil ol, âdil!
Kula kulluk edenleri uyar!
Gerçek İslam’ı anlat!
Ya, işinin gereğini yap, ya da o makamı terk edip, siyasete gir!
Bu kadar yandaşlığın sonucunda sana da bir koltuk düşer nasılsa…