Osmanlı zamanında sokak lezzetlerinden en önemlisi, mahalle aralarında tencereler içinde satılan pilavlardı. Günümüze bakıldığı zaman bu gelenek tam anlamıyla yaşatılamıyor. Türk mutfağının vazgeçilmezi olan tavuk ve pilav ikilisini Niğdelilerle buluşturan sadece birkaç seyyar esnaf kaldı. Niğde'de uzun yıllar sokak pilavcısı olarak ün salan Yüksel Özalp sunduğu lezzetle ara öğünlerin vazgeçilmezi oluyor.

Yüksel Özalp haftanın her günü gün içerisinde Niğde Merkez Şadırvan Park civarında Niğdelilere hizmet veriyor. Üç tekerlekli aracıyla müşterilerini bekleyen Yüksel Özalp, işini severek yaptığını tavuk pilavından tadanın bir daha vazgeçemediğini söylüyor. Müşterilerimiz sokakta pilav yemekten keyif alıyor. Evdeki gibi olmadığını söylüyorlar. Dışarıda pilav yemek daha tatlı geliyor olmalı. Sattığım pilavı evde imalathanemizde hazırlıyoruz. Daha sonra arabamızda servisimizi yapıyoruz. Evde hazırlık aşamasında ilk olarak; tavukları ve nohudu haşlıyoruz. Sonra pilavı yapıyoruz. Ciğerin doğranması ve pişirme aşaması derken zorlu bir süreç oluyor. Buraya geldiğimizde müşterilerimiz memnun kaldığında, bizler daha mutlu oluyoruz. Eskiden daha çok yoğunduk. Şu an işler günü gününü tutmuyor. Tahminen günde 50-60 müşterimiz geliyor. 

Hurdacılar En Büyük Çevre Dostu Hurdacılar En Büyük Çevre Dostu

Evinde özenle hazırladığını söylediği pilavını ketçap ve biberlerle müşterilerine sunan Yüksel Özalp, hijyen kurallarına da özen gösterdiğini belirli zaman aralıklarında tavuk pilav sattığı aracını temizlik malzemeleriyle yıkadığını dile getiriyor.  Her sabah özenle hazırladığı tavuk pilavını müşterilerinin beğenisine sunan Yüksel Özalp isteyenlere ayran da ikram ediyor.

Editör: Selim GÖKEL