Karşımda camdan bir küre…
İçinde “vefa” yazıyor.
Altında da tanımı:
“Dostluğu, sevgiyi, aşkı, muhabbeti sürdürme. Bağlı kalma. Sözünde durma.”
Yıllarca yazdım ahde vefayı…
Bunun bir duygudan ibaret olmadığını anlatmaya çalıştım. Vefanın bir yaşam ve eylem tarzı olduğundan bahsettim.
Tıpkı ülkü gibi…
Bizi biz yapan değerlerin başına koyduk vefayı, ülkümüzü…
Yaşanmışlıklar vardı, şahit olunan haller, yudum yudum ıstırapları gözyaşları ile yıkayan durumlar…
Akan kanlar ile çizilen haritalar…
Gençliğin baharında yapılan vedalar…
Kan damlayan kefenler…
Boş mideler ve cepten çıkan otuz beş kuruşlar..
Zulümler, sürgünler, dar ağaçları…
Sonra bir Ergenekon Çıkışı…
Ve o çıkış ile;
Kimi Osman Yüksel Serdengeçti olmuş, Ural Altay Dağları’na olan hasretini işlemiş satırlarına; kimi, Tuna’ya ağıt yakmış Hayati Vasfi edası ile “Tuna yandı ben ağladım.” demiş.
Bazıları, Tanrı Dağlarından aşağı inip Isık gölüne ulaşmış Aytmatov gibi…
Cemil Meriç bir kez daha “Bir biz vardık bir de ötekiler” diyerek geçmişi yad etmiş Bu Ülke ile…
Bazen Ak Toprakların özlemi ile yanmışlar Işınsu misali… Bazıları Galip Erdem misali Çileyi dillendirmiş yazdığı mektup ile; kimi zaman Taşer gibi Büyük Türkiye dillendirilmiş gönülden gönüle…
Turan demişler Gökalp gibi ve uzanmışlar Ötüken bozkırlarına Atsız şiirleri, romanları ile…
Şimdi…
Vazgeçmeyi düşünemeyiz!
Kim ne derse ve ne yaşarsa yaşasın. Ya da hangi şahsi hesapların peşinde koşarsa koşsun.
Rahmetli annemin dilinden düşürmediği o marş ile anlatalım Ergenekon’un Nevruz kokulu, şehadet yüklü derin anlamını:
"Öz menem! ...
Öz menem! ...
Onlar kabuk...öz menem! ..
Sen yelde savrulan kül..
Yüreklerde köz menem! ..
Ülkü uğruna şehid
Men Süleyman Özmen' em! ..
Ne Kafkasya ne Prut
Şu bin yıllık anayurt!
Kurşunlanan bir Bozkurt,
Çıkarılan göz menem! ..
Dinmez gönül sancımız,
Derinleşir acımız...
Alınmazsa öcümüz
Dövülecek diz menem! ...
Ok bir kez çıktı yaydan..
Geçtik düğünden, toydan..
Şimdi hep meydan meydan...
Söylenecek söz menem! ...
Bitsin bu kızıl oyun! ..
Açılsın bahtı ay' ın! ..
Altay' da kurultayın
Toplandığı güz menem! ...
Vur Bozkurt' um! ! . Vur tilkiye...
Vur.. kurtulsun Türkiye...
Sizi büyük ülküye
Götürecek iz, menem! ...
Ülkü uğrunda şehid
Men Süleyman Özmenem!"