Sarılaşan DİSK yönetimi dâhil genel akım medya 1500 işçinin katıldığı Greif grevi, işgali ve direnişine karşı üç maymunu oynamak hatta grevi kırmak için elinden gelen gayreti esirgemiyor. Ve direniş ve işgalin 60. Gününde polis fabrikayı işgal etmiş grevdeki işçileri fabrikadan atmak için müdahale ediyor. İşbirlikçilerden ve hür basından yine “çıt” yok.
Esenyurt-Hadımköy ve Ümraniye-Dudullu’da kurulu olan Greif (Sunjüt) Çuval Fabrikalarına süren direnişi kırmak için 10 Nisan (polisin bayram günü) iş makinaları eşliğinde yüzlerce polisi saldırtmanın grev ve direnişi “zor” yoluyla kırmaya çalışması son günlerin moda deyimiyle manidar olsa da egemenin geçmiş siciline uygun bir davranış olduğunu biliyoruz.
Ülkemiz işçi sınıfı 10 Nisan Perşembe günü unutmayacağı bir gün daha yaşadı. Greif işçilerinin 2014 Türkiye’sinde tarihe kazıdığı destansı direniş şimdiden Alpagutlar, Kaveller, Tarişler gibi mücadele tarihinin altın varaklı sayfalarında yerini aldı. Greif işçilerinin bu grev, işgal ve direniş hareketi sadece Greif patronlarının otoritesini sarsmakla kalmadı. Yapılamaz denileni yaparak Greif işçileri aynı zamanda bir bütün olarak ucuz emek düzeninin otoritesini sarstı. 20 saat boyunca fabrikanın çatısında direnerek sembolleşen 12 işçi kardeşimi selamlıyorum.
Şimdi bu grev, işgal ve direniş kalesini zor yoluyla düşürerek, kaybolan “otoriteyi” yeniden tesis ettiğini sananlar biliniz ki bu yolda galiptir şimdi mağlup olan. Büyük bir yanılgı içerisinde olduklarını yakın bir gelecekte görecekler. Evet, yanılgı içindeler. Çünkü artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı zamanları yaşıyoruz. İşçi sınıfının patrona karşı verdiği haklı mücadele artık Greif deneyiminin ışığında daha farklı olacak.
Patronlar unutmasın Greif’te bir ateş yandı. Bu direniş ateşini söndürmek için nasıl bir itfaiye gücü kullanırsanız kullanın söndüremeyeceksiniz. Çabalarınız nafiledir. İşçi sınıfı, nasıl mücadele edilmesi gerektiğini anlayabilmek için artık Greif’e bakacak. Önünü görmek için yüzünü Greif’e çevirecek. Greif işçilerinin direniş deneyimlerini okuyacak, ondan öğrenecek. Greif, dostun ve düşmanın açığa çıktı onur abidesi olacak.
Greif’te yakılan ateş sönmeyecek, söndürülemeyecek. Artık yol açılmıştır. Şimdi zaman “Bir, iki, üç... Daha fazla Greif, daha fazla direniş” deme zamanıdır. Tekel kıvılcımdı, Greif ateş oldu. Bu yangın dalga dalga yayılarak, büyüyecektir.
Greif patronajı, diğer zenginler, sarılaşan sendikacılar takımı ve hizmetkârları gibi gülme sırasının kendilerine geldiği sanıyorlarsa büyük bir yanılgı içindedirler. En büyük huzursuzluğu artık bundan sonra yaşayacaksınız. İşçilerin emeğini gasp ederek saltanatlarını sürdürdükleri saraylarında “işgal, grev, direniş” sloganları yankılanmaya devam edecek.
Henüz yolun başındayız. Greif işçileri, işçi sınıfının tüm mücadele deneyimlerine yaslanarak sürdürdükleri direnişlerinde, direniş geleneğine yeni bir halka daha eklemişlerdir. Daha ilk baştan ilan ettikleri gibi ancak zor yoluyla fabrikadan çıkartılabilirlerdi. Öylede oldu zor yoluyla çıkarttırdılar. Greif işçileri sözünü tuttu. Artık her yer, her fabrika Greif olacak.
Bundan böyle fabrika işgallerinin adıdır “Greif!” Greif, biz işçilerin gelecek umudunun sembol ismidir. Emeği yok ve hor gören bu talan düzeni, bu düzenin haramileri, onların saray hizmetçileri, suskun destekçileri... Greif ve Greif yolunda ilerleyen sınıf kardeşlerim rezidanslarınızdaki rahat döşeklerinizde çekildiğiniz uykularınıza girip sizi rahatsız etmeye devam edecek.
Selam olsun Greif de direnene ve Greif yolundan yürüyeceklere.