Gerçek demokrasilerde medya en önemli muhalefet kurumudur!
Bu durum yakın geçmişe kadar Türkiye için de geçerliydi!
Peki bugün mü?
Tablo ortada!
Başbakan’ın en sıradan şovunu bile geçen gün saydım tamı tamına 16 ayrı kanal baştan sona canlı yayınlarken, muhalefetin çok önemli etkinlikleri bile görmezden geliniyor ki bu durum gazeteler için de aynen geçerlidir.
Gelin bugün yandaş medyayı tek tek hatırlayalım:
-Biadcı yandaş gazeteler:
Sabah Gazetesi, Türkiye Gazetesi, Bugün Gazetesi,Yenişafak Gazetesi, Akit Gazetesi, Zaman Gazetesi, Star Gazetesi.
Türlü gerekçelerle AKP’ye payanda olan candaş gazeteler.
Hürriyet Gazetesi, Habertürk Gazetesi, Akşam Gazetesi, Radikal Gazetesi.
Durumu idare edenler:
Milliyet ve Vatan Gazeteleri.
Yandaş televizyon kanalları listesi:
TRT’nin bütün kanalları, ATV, Samanyolu TV, NTV, CNN-Türk, Habertürk, Kanal 7, Kanal 24, TGRT, Kanaltürk, SkyTürk, Beyaz TV, Bugün TV, STV Haber, Net TV, TV 8.
Payanda olan kanallar:
Show TV, Kanal D
Bunlara yine yandaşların ağırlıkta olduğu yerel kanalları ve gazeteleri ilave ederseniz Türkiye’deki medyanın durumunu daha iyi kavramış olursunuz.
Soruyorum böyle bir medya tablosunun hükümran olduğu Türkiye’deki rejime çoğulcu sistem denilebilir mi?
Bakın seçime 45 günden fazla bir zaman var.
Göreceksiniz son dönemeçte bu medya yapılanması, muhalefeti tamamen görmezden gelecek ve ardı ardına dezenformasyon kampanyaları yapacak.
Peki bu şekilde gidilecek bir seçim nasıl meşru olabilir onu siz sevgili okurlarımın vicdanına ve dikkatine sunuyorum.
Bu vesile ile bir parantez de muhalefet için;
Muhalefet partileri özellikle de CHP ile MHP yukarıdaki tabloyu bilmelerine rağmen maalesef tedbir almamış ve bu durumu adeta kabullenmiştir.
Peki ne mi yapabilirlerdi?
Bu partiler devlete okul yaptıracaklarına muhalif bir televizyon kanalı ya da gazete edinebilirlerdi!
Sadece bu kayıtsızlık bile bugünkü muhalefetin çapını ortaya koymuyor mu?
FATURA
Polis hakem Başbakan’ın mesajını aldı!
Fenerbahçe-Buca maçı için ne mesaj vermişti Başbakan?
-Aman aksilik çıkmasın!
Eh Başbakan bu mesajı verir de aksilik çıkar mı?
Polis kökenli maçın hakemi maçta önce herkesin asla penaltı değil dediği pozisyonda penaltıya hükmetti.
Peşi sıra yine herkese göre atılması gereken Fenerli iki futbolcuyu es geçerek bir başka kıyak daha yaptı.
Tamam biz Başbakan polise açıktan talimat verdi, polis de gereğini yaptı demiyoruz ama Başbakan’ın o demeci bu tür yorumlara kapı aralar.
Nitekim dün gün boyu Trabzonsporlulardan bu yönde mesajlar aldım.
Tayyip Bey’in yaptığı yanlıştır ve ettiği o sözle aslında sadece Trabzonsporluların değil benim gibi Fenerlilerin de moralini bozmuştur.
Öyle ya ne hakkı var Erdoğan’ın Fener’in galibiyetine ya da olası şampiyonluğuna bu şekilde gölge düşürmeye!
Ey Fenerliler, ey Trabzonlular bu yanlışı unutmayın ve 12 Haziran’da sandıkta kesin bunun faturasını!
TAKAS PEŞİNDE
Tayyip, Aydın Doğan’la sarmaş-dolaş!
Medya grubunun bir bölümünü Demirören-Karacan ortaklığına satan Aydın Doğan, elinde kalan diğer bölümü için de bir tarafta Ülker-KKR konsorsiyumuyla pazarlık yaparken diğer tarafta Tayyip Erdoğan’la vergi cezaları karşılığı seçim desteği ile takas yapmanın peşinde.
Evet tıpkı 2007 seçimleri misali yine yayın desteği karşılığı vergi cezasını aşağı çekme pazarlığı gündemde.
Gümüşhane’de şahit olunan fotoğrafa göre belli ki anlaşma sağlanmış ve Tayyip’le Aydın Doğan mutabakata varmış!
Öyle olmasaydı bildiğimiz Erdoğan, 4 bakanı ile beraber Aydın Doğan’ın iki kızı ve damadıyla birlikte seçim öncesinde poz vermez ve açılışına gitmezdi.
Peki ama muhalefet bu durumu niye dillendirmiyor?
Neden vergi cezasının şantaj olarak kullanıldığını ifade etmiyor?
Böyle bir durumun tersi olsaydı Tayyip Erdoğan ortalığı yıkmaz mıydı?
Ah muhalefet, vah muhalefet!
GÖZLEM
Mübarek’e git dedin, Esad’a niçin susuyorsun?
Tayyip Erdoğan’ı çok iyi anlatan son olay gözler önündedir:
Erdoğan hatırlayın Hüsnü Mübarek’e meydan okuyarak çekil git demişti!
İyi de aynı şeyi bugün Esad’a niye demiyor!
Üstelik Hüsnü Mübarek açıktan katliamlar yaptırmıyordu yani keskin nişancılarla muhaliflerini öldürtmüyordu oysa Esad bugün bunu yapıyor!
Evet görüyorsunuz söz konusu gerçekten samimi özgürlük talebi ve diktatörlük karşıtlığı olsaydı, Erdoğan aslında bugün feveran noktasında olurdu zira Suriye bizim yakın komşumuz ve orada olanlar vahşeti çağrıştırıyor.
Hadise şudur:
Erdoğan her şey gibi Hüsnü Mübarek olayını da iç siyasette kullanmak istedi. Buna ilaveten Obama’nın demeç ver talebini yerine getirdi.
Medyasız muhalefet!
Sebahattin ÖNKİBAR
Yorumlar
Niğde'de İçme Suyu İhtiyacınızı Nasıl Gideriyorsunuz?
Ankete Katıl
Trend Haberler
Bor Toki Evlerinde 2 kişi ölü bulundu. Valilikten Açıklama
Bor İlçesindeki Cinayet Zanlıları Tutuklandı
Niğde’de Köy Yolları Asfalt Değil Beton Olacak
Siber dolandırıcı Niğde’de yakayı ele verdi