Pandemi ortamının;
Bedenleri eve,
Ruhları korkuya,
Aklı ise; bilgi kirliliğinin çıkar güdülen yönlendirmelerine esir edip, teslim etmeye başladığımız şu günlerde…
Enerjilerini karamsar duygu ve yaşamların girdabına bırakmadan, doğru işler yapıp farkındalık yaratmanın insani özverisini sergilemede kullanmaktan çekinmeyen öğretmenlerle, Kayseri eTwinning ekibinin programında buluştuğumuz geçtiğimiz pazar günü, kendi adıma da heyecan vericiydi.
Ufuklarımızı genişletip, hedeflerimizi ait olduğumuz değerlerle buluşturmamız bir gereklilik.
Bize dayatılanları alışkanlıklarımızın esiri olmadan şevkle göğüsleme gayretini sergilemek aynı zamanda; cesaret istiyor, emek istiyor, yüreğini ülke sevgisiyle süsleyebilenlerin gayretinde.
İşte yukarıda saydığım özellikleri barındırdıklarını bire bir gözlediğim öğretmen grubu sohbeti renklendiriyor, dinliyor, olası bir parça bilginin öğrencilerine katabileceği zenginliğin muhasebesinde katkıda bulunmaya çalışıyorlardı, kendi eğitimci kimliklerinin yansıyan yüzüne.
Avrupa da ki okulların ortak iletişim kurmaları, işbirliği geliştirmeleri, projeler üretip eğitime katkı verebilecek yeniliklerin ortaya çıkarılabilmesinde tüm Avrupa da ki öğretmen, müdür kütüphaneci tarzı çalışanların ortak bir platformda buluştuğu e Twinning, günümüzde farklı dilleri kullanan ve eğitimin gelişimine gönül vermiş olan 573 bin öğretmeni, kendi dijital ortamında barındırıyor.
Sınıf ortamında dahi yüz yüzeyken eğitimin verilişinde türlü zorluklar yaşayan öğretmenlerin, bu günlerde gözlerinin önünde tam anlamıyla olmayan, her an internet kesilmesine, kamera kapanmasına, ses gitmemesine ve daha birçok dijital sorun eşliğinde kamera karşısında ders anlatmanın zorluğunu birebir görmenin gerçekliğiyle, kendi adıma bende yüzleşiyordum.
Konferanslarımda salona, ikili ilişkiye, toplu göz temasına alışmış biri olarak, kareler halindeki görüntülerle insani sıcaklığı yakalamanın zorluğunu yenerek kurduğumuz “İnsan Gelişiminde İletişim” başlıklı sohbetin derinliği kendi adıma da güzel bir tecrübeydi.
Mardin de matematik öğretmenliğimizi yapan ve özverisiyle gerçek bir öğretmenin nasıl olabileceği fikrinin ana teması olan “ Bir Tebeşir Kokusu Abdulrezzak Dabakoğlu” adlı yazım sohbetin ana temalarından birisiydi. Hele ki yazıyı okuyan ve okuma anına öğretmen yüreğini koyarken duygulanıp kamera karşısında bile gözyaşlarına hakim olamayan Sayın Bilge Yılmaz’ın, duygunun bir eğitimcide ki olmazsa olmaz olduğunu bir kez daha şahsıma yaşatması, günün anlamlı karelerindendi.
Yaşama karşı dik durup kendimize yüklediğimiz görev bilincinin maddi olmayan hazzında…
Bir şeyler yapıp ortaya koyabilmenin maneviyatını taşıyabilme beceri ve emeğini sergileyen, başta eTwinning Kayseri İl Koordinatörü Sayın Hakan Tatlı olmak üzere…
Sunumda eşlik Eden Sayın Bilge Yılmaz ve Zeliha Koç Hanımla…
Arka mutfakta ekrana yansıyanları görünür kılıp, kendileri pek de görülmeyen Sayın Muhammed Karaca, Sayın Meryem Aksoy, Sayın Arife Hodul ve Sayın Derya Fidan öğretmenlerime, verdikleri emekten dolayı teşekkürü bir borç biliyorum.
İnsanı aziz bilmek kadar, hayatı da aziz bilmemiz ve yüreğimize nakşetmemiz gereken,
Sorumluluğun olduğu yerde,
Umutsuzluğun olamayacağının bilinciyle…
Yaratılışın hem üzerinde, hem ötesinde hem de tam içinde olan Rab duygusunu kaybetmeksizin.
Nice güzel ve doğru projenin bu ortamda yeşermesi dileklerimle.
Tüm Milli Eğitim camiamıza, başarılar diliyorum.
NOT; Söyleşinin tamamını bu linkten izleyebilirsiniz.