ALLAH’A TESLİM OLDUNUZ MU?  SİZ DE KİTAP EHLİ GİBİ “TESLİM OLDUK” DEMEZSİNİZ İNŞALLAH.
 
Teslim olmaktan kasıt, Allah’ın bizdeki emanetlerini, gene sahibi olan Allah’a teslim etmektir. “Haydi! Bu nereden çıktı, böyle şey mi olur”? “Zaten biz teslim olduk” cevabı sizde hazırdır sanırım. Sadece kendinizi kandırırsınız.1400 sene önce de insanların tepkileri ayni. Bakın Resulullah’a da aynı şey söylenmiş: 
 
3 / AL-İ İMRAN – 20.Fe in hâccûke fe kul eslemtu vechiye lillâhi ve menittebean(menittebeani), ve kul lillezîne ûtûl kitâbe vel ummiyyîne e eslemtum, fe in eslemû fe kadihtedev, ve in tevellev fe innemâ aleykel belâg(belâgu), vallâhu basîrun bil ibâd(ibâdi). Eğer seninle tartışmaya kalkarlarsa, o zaman de ki: “Ben ve bana tâbî olanlar vechimizi (fizik vücudumuzu) Allah'a teslim ettik.” O kitap verilenlere ve ÜMMÎ'lere de ki: “Siz de (fizik vücudunuzu Allah'a) teslim ettiniz mi?” Eğer teslim ettilerse o zaman (onlar) andolsun ki; hidayete ermişlerdir. Eğer yüz çevirirlerse, o zaman sana düşen (görev) ancak tebliğdir. Allah kullarını BASÎR'dir (görendir).
 
Sahabe Allah’a verdikleri sözü yerine getirdiler ve Allah’a teslim oldular. Allah da verdiği söz üzere onlara yardım etti, hepsini irşada ulaştırdı. 
 
Bizler de önce Allah’a ermek (ermiş olmak)için Allah’a ait olan bizdeki ruhu Allah’a ulaştırmayı diledikten sonra, fizik bedenimizi, nefsimizi ve irademizi, Allah’a, Sahabe gibi teslim etmeyi istesek… Sözü var, yardım edecek ve bizi de Sabikunel âhirîn yapacak. İŞTE AYET:
 
39 / ZUMER – 54.Ve enîbû ilâ rabbikum ve eslimû lehu min kabli en ye’tiyekumul azâbu summe lâ tunsarûn(tunsarûne). Ve Rabbinize (Allah'a) yönelin (ruhunuzu Allah'a ulaştırmayı dileyin)! Ve size azap gelmeden önce O'na (Allah'a) teslim olun (ruhunuzu, vechinizi, nefsinizi, iradenizi Allah'a teslim edin). (Yoksa) sonra yardım olunmazsınız.
 
Teslimiyetlerimizi yerine getirmediğimiz takdirde Allah yardım etme sözü vermiyor. Allah’ın yardım etmediği bir insan ne halde olur? Düşünebiliyor musunuz?
 
41 / FUSSİLET – 33.Ve men ahsenu kavlen mimmen deâ ilâllâhi ve amile sâlihan ve kâle innenî minel muslimîn(muslimîne). Allah'a davet eden ve salih amel (nefs tasviyesi) yapan ve “Muhakkak ki ben teslim olanlardanım.” diyenden daha güzel sözlü kim vardır?
 
Bu ayeti dîn görevlileri yaşasalardı nefslerini ıslah edip teslim olmaları gerekirdi. Onlarda böyle bir bilgi hiç olmadı ki size öğretsinler.
 
7 / A'RAF – 126.Ve mâ tenkımu minnâ illâ en âmennâ bi âyâti rabbinâ lemmâ câetnâ, rabbenâ efrıg aleynâ sabren ve teveffenâ muslimîn(muslimîne).Rabbimizin âyetleri bize geldiği zaman, O'na îmân ettik diye bizden intikam alıyorsun. Rabbim, bize sabır yağdır ve bizi teslim olmuş (ruhumuz, fizik vücudumuz, nefsimiz ve irademiz) olarak öldür (vefat ettir).
 
Bakın sahabe ölmeden evvel teslimiyetlerini tamamlayabilmek için Allah’a yalvarmışlar. Onlar “İslâm’ın 5 şartı yeter orta yol tutalım” dememiş. Onlar mı akıllı? Biz mi akıllıyız? NE DERSİNİZ?
 
43 / ZUHRUF – 69.Ellezîne âmenû bi âyâtinâ ve kânû muslimîn(muslimîne).
Onlar ki âyetlerimizle âmenû olmuşlardır ve (Allah'a) teslim olmuşlardır.
 
İşte Sahabe ayetleri dinlemişler ve yaşamışlar. Bizlerse ayetlerin ne bahsettiğinden bihaberiz. Onlar 4 teslimi yerine getirmiş Kur’an’ı yaşamış. Bizde Kur’an ne yazık ki bilinmiyor ve “şeriat” diye öcü gösterildiği için kabul görmez.
 
HAKİKATEN ALLAH’DAN NE BEKLİYORSUNUZ Kİ? HELAK ETMEDİĞİNE DUA EDELİM. BU ÇEKTİĞİMİZ SIKINTILAR AZ BİLE.BUNA DA ŞÜKÜR.
 
HÂLÂ AKLETMİYECEK MİSİNİZ?
 
ALLAH’A EMANET OLUN.